Münafık İki Sürü Arasında Bocalayan Şaşkın Koyundur
Sonra Cenâb-ı Hak, “Onlar, (küfür ile iman) arasında bocalayan bir sürü kararsızlardır. Ne onlara, ne bunlara (mal olurlar). Allah kimi şaşırtırsa, artık ona yol bulamazsın” buyurmuştur. Bu ifade ile ilgili birkaç mesele vardır:
Münafıktaki Kararasızlığın Tahili
“Müzebzebîn”, “şaşkın olarak” demektir. Hakiki manada “müzebzeb”, her iki tarafa da gidip gelen ve bir tarafta karar kılmayan demektir. Ancak fiilinde, fiilinde bulunan “bu işi tekrar tekrar yapma” manası yoktur. Binâenaleyh manası, “O, her ne zaman bir tarafı tutsa ve yönelse, onu müdafaa eder.
Bil ki bunun sebebi şudur: Fiil, bir sebebe dayanır. Binâenaleyh fiile götüren sebep, dünyevî bir maksad olunca, hareket ve gidip gelme çoğalır. Çünkü bu dünyanın menfaatleri ve sebepleri değişkendir ve süratli bir şekilde değişir. Fiil, sebebine; sebep de maksada bağlı olup, maksad da çabuk çabuk değişince, insanın meyil ve isteğinde de değişikliklerin meydana gelmesi gerekir. Çoğu kez sebepler ve maniler birbiriyle çatışır. Bundan dolayı insan, şaşkınlığa ve tereddüde düşer. Ama yaptığı işteki gayesi, kalıcı hayır işleri yapmak ve manevi saadetleri kazanmak olan bu gayelerin, kalıcı ve değişikliklerden uzak şeyler olduğunu bilen kimseye gelince, şüphesiz böylesi insan, daha kararlı ve sebatlı olur. İşte bu manadan dolayı, Cenâb-ı Allah, mü’minleri “sebatlı” olarak tavsif etmiş ve “Allah, iman edenlere daima sebat ihsan eder” (ibrahim, 27); “Haberiniz olsun ki kalpler ancak zikrullah ile mutmain olur” (Rad, 28) ve “Ey mutmain nefis…” (Fecr, 27) buyurmuştur.
Beşinci Mesele
Alimlerimiz bu âyeti, dindeki şaşkınlığın da, Allah’ın yaratması ile olduğuna delil getirerek şöyle demişlerdir:
“Âyetteki, “müzebzebin” ifadesi, onları bocalatan ve onları hayret ile şaşkınlıkta bırakan bir varlığın olmasını gerektirir. Bu, kulun iradesi ile olmaz. Çünkü tereddüd ve şaşkınlık verecek, birbirine zıd sebepler insanın kalbine geldiğinde, insan bu tereddüdü gidermeye çalışsa da, buna gücü yetmez. Ama kendine dönse ve kendi durumunu iyice düşünse, halinin, bizim söylediğimiz şekilde olduğunu anlar. Bu şaşkınlığa düşmesinin mutlaka bir sebebi (faili) olması gerektiği ve bunun da kendisi olmadığı sabit olduğuna göre, bunun yaratıcısının Allah Teâlâ olduğu sabit olur. Böylece de her şeyin Allah’dan olduğu ortaya çıkar.
Eğer, “Âyetteki, “Ne onlara, ne bunlara (mal olurlar)” ifadesi, o münafıkları, hem mü’minlerin hem de tam kâfirlerin yolunu bırakmış olmalarından dolayı zemmedilmeleri manasına gelir. Bu ise Allah Teâlâ’nın, onları, kâfirlerin yolunda olurlarsa, kınamayacağı manasına gelir ki caiz değildir?” denilir ise, biz deriz ki: “Kâfirlerin yolu, her ne kadar kötü ise de, münafıkların yolu daha kötüdür. İşte bundan dolayı Cenâb-ı Hak, Bakara suresinin başında kâfirleri iki âyette, münafıkları ise on küsur âyette kınamıştır. Bu da ancak, münafıkların yolunun kâfirlerin kinden daha kötü ve adi olmasından ileri gelmiştir. Binâenaleyh Hak Teâlâ münafıkları, küfrü bıraktıkları için değil, fakat küfürden daha adi ve kötü bir yola dönmüş oldukları için kınamıştır. Sonra Cenâb-ı Hak, “Allah kimi şaşırtırsa, artık ona yol bulamazsın” buyurmuştur. Alimlerimiz, bu âyeti kendi görüşlerine şu iki şekilde delil getirmişlerdir:
1) Allah Tealâ’nın, bu ifadeyi “Onlar (küfür ile îman) arasında bocalayan bir sürü kararsızlardır” sözünün peşinden getirmesi, bu bocalatmanın Allah tarafından olduğunu gösterir. Aksi halde, bu ifadenin kendinden öncesi ile bir ilgi ve bağı kalmaz.
2) Bu, Allah Teâlâ’nın onları dinden saptırmış olduğu hususunda açık bir ifadedir. Mutezile ise şöyle der: “Bu âyette bahsedilen saptırma, Allah’ın, lütuf fiillerini o kuldan çekip alması veya o kulun sapıtmış olduğuna hükmetmesi, veyahut da o kulu, Kıyamet günü cennetin yolundan saptırması manalarına gelir.” Fahreddini Razi / Tefsir
* Münafık şaşkındır
* Şehid olan sihirbazlar
Firavun’un sihirbazları, günün sabahında müşriklerken;
Aynı günün akşamında, bir vakit namaz bile kılmadan şehid oldular.
İtibar son nefesedir.
Kimin ilerde ne olacağı belli değil ise, senin işin yargılamak değil, davet etmektir.
Web / http://keremonder.com
Facebook / http://www.facebook.com/kereminden
Twitter / http://twitter.com/keremonder1
Instagram / http://www.instagram.com/kerem_onder/
SoundCloud / http://soundcloud.com/keremonder
İngilizce Altyazı Kanalı / https://www.youtube.com/keremonderenglish
Almanca Altyazı Kanalı / https://www.youtube.com/keremonderdeutsch